11 Ocak 2010 Pazartesi

SEMA RİTÜELLERİNE BİR BAKIŞ

Sema,Allah'ın sonsuzluğuna teslim oluştur...



Kur'an'ın manasının musikisini dinlemeye, dinlerken de vecde gelerek coşkuyla raks etmeye ve dönmeye Sema denir.

Sema eden derviş kendi gönlünün etrafında dönerek kötü duygulardan arınır; çünkü dönen cisim . Kendinden olmayan şeyleri dışarıya fırlatır. Bunun anlamı da kalbe küfrü sokmayaycaksın, girmişse de atacaksın demektir.

Sema kainatın oluşumunu, insanın alemde dirilişini Yüce Yaratıcıya olan aşk ile harekete geçişini ve kulluğunu idrak edip ''insan-ı kamil''e doğru yönelişini ifade eder.

Benliğinden ölü olan Mevlevi dervişinin başındaki sikkesi mezar taşı, giydiği tennuresi kefeni, sırtındaki hırkası kabridir.
Semahane ise kainattır, sağ tarafı görünen ve bilinen madde alemi, sol taraf mana alemidir.

Abdestlerini alan semazenler, canlar, baş keserek semahaneye girerler, kıdemlerine göre kenarlarda dizilerek yerlerini alırlar. En kıdemli yer, şeyhin postuna en yakın olan yerdir.

Post, Allah'ın kamil insandaki tecellisinin maddi ifadesidir. Şeyhin postu kızıl renkte olur. Güneş gurub ederken kızıl renge büründüğü ve Hz. Mevlana da güneşin gurub ettiği sıralarda Hakk'a vasıl olduğu için kızıl renk 'vuslat rengi' olarak benimsenmiştir. Ölümün ahirete doğuş ve ahiret gerçeği ile bir araya geliş inancıyla da kızıl renk, ayrıca huzur ve tecelli rengi sayılmıştır.



Sema, Naat-i Şerif'le başlar. Naathan, naati ayakta ve sazsız okur, bu edebi anlatır. Naati, kudüm ve darbları izler. bu yüce yaratıcının kainata 'ol' emridir. islam inanışına göre Allah, insanın önce cansız bedenini yaratmış, sonra ona kendi ruhundan üfleyerek diriltmiştir. Naatten sonra yapılan ney taksimi işte bu ilahi nefesi temsil eder.

Taksimden sonra peşrevin başlaması ile şeyh efendi ve semazenler, sema meydanında sağdan sola doğru (dünyadan ahirete) dairevi bir yürüyüşle başlarlar. sema maydanını üç kez dolaşmaktan ibaret olan bu yürüyüşe 'Devr-i Veledi' denir. Bu esnada semazenler, postun önünde birbirlerinin yüzüne bakıp başkestikleri ve birbirlerini saygıyla selamladıkları için Mevlevi ayini Mukabele kelimesi ile anılmıştır.
Semazenlerin birbirlerine üç kere selam vererek, bir peşrevle dairevi yürüyüşüne de 'Sultan Veled Devri' denilir ki; şeyh ve bütün semazenler içlerinden 'Allah' diyerek, kalkarlar. Devr-i Veledi'ye başlamak üzere bu kalkış ölümden önce sur sesiyle dirilmeye, benlikten sıyrıldıktan sonra 'Gerçek Varlık'ta hayat bulmaya yönelmenin simgesidir.

Sema meydanının sağ tarafından post hizasına gelen semazen, Hatt-ı İstiva'ya basmadan ve posta sırt çevirmeden dönerek karşıya geçer.Böylece arkasından gelen semazenle karşı karşıya gelir.Bir an göz göze gelen iki derviş, aynı anda öne doğru eğilerek birbirlerine başkeserler. Buna Mukabele denir.Hatt-ı İstivanın, Mutlak Varlık Alemi'ni simgeleyen bu noktasında yapılan niyazla Rabb'in insandaki zuhuru takdis edilmiş olur.Üçüncü devrin sonunda şeyh efendinin posttaki yerini almasıyla Devr-i Veledi tamamlanır.



Kudümzenbaşının Devr-i Veledi'nin bittiğini ikaz eden vuruşları ile neyzenbaşı kısa bir taksim yapar ve ayin çalınmaya başlar.Semazen üzerindeki siyah hırkayı (yokluk) çıkararak, sembolik olarak hakikate doğar, kollarını bağlayarak bir rakamını temsil eder. Böylece Allah'ın birliğine şehadet eder. Semazenler şeyhin elini öperek izin alırlar ve samaa başlarlar.

Sema her birine 'Selam' adı verilen dört bölümden oluşur.Selamın manası ise insanın kendi kulluğunu idrak etmesidir. 1. Selam; Allah'ın kudreti karşısında hayranlık duymayı, 2. Selam; bu hayranlık duygusunun aşka dönüşmesini, 3. Selam; kulluğa dönüşü, 4. Selam ise; Allah'ın manasını haissettikten sonra bu manayı Kur'an gibi sırlar içinde halka anlatabilmektir.

4.Selam'ın başlaması ile şeyh efendi de hırkasını çıkarmadan ve kollarını açmadan semaa girer.Postundan sema meydanının ortasına kadar dönerek gelir ve yine dönerek postuna gider. Buna 'Post Semaı' denir. Burası Mevlana'nın ve onun yolunu temsil eden kişinin makamıdır.Mürşidin semaya katılışı kulluğa dönüşü temsil eder. Burada 4. Selam bitmiş, Son Peşrev ve Son Yürüksemai çalınmış, son taksim yapılmaktadır.Şeyhin posttaki yerini almasıyla Son Taksim biter ve Kur'an-ı Kerim'den bir bölüm okunur. Son dualar, Allah'ın adı olan 'HU' nidaları ile son selamlaşmalarla Sema Töreni sona erer.
Sema bir raks değildir; öyle bir haldir ki insan o halde kendi varlığından geçer.

2 yorum:

Adsız dedi ki...

Semayı bu kadar güzel izah ettigin için yüregine saglık
Ama bu millet semayıda kendilerine uydurdular medyalarda yer açılışlarında kullanıyorlar birazcık bu detayları ögrenseler de gerçege dönseler

tutsak dedi ki...

Selamlar Değerli arkadaşım
Tasavvufla ilgilenen bir kişi olarak, benzer konulardaki blogları mümkün olduğunca izlemeye çalışıyorum. İzlediğim bir blog daki ilginç bir oyun dikkatimi çekti ve bende katılmaya başladım. İki arkadaşın arasında başlayan bu oyun bugün birçok katılımcıya ulaşmış. Oyun, belirli zaman dilimlerinde oyuna katılanlardan birisinin verdiği bir kelime üzerine tüm katılımcıların şiiir öykü vs. gibi edebi eserler yazmaları esasına dayanıyor.
Ben de tasavvufla ilgilenen bir kişi olarak;. Bu oyunun değişik bir versiyonunu hayata geçirme düşüncesindeyim. Kur'anda '' Biz size Kur'an ı anlıyasınız diye indirdik'' ayetinden yola çıkarak. Başkalarının bize anlattığı dini değil bizim ne anladığımızı anlatabileceğimiz bir blog oluşturmak ve belirli zamanlarda birlikte seçeceğimiz bir dinsel kavram, ayet yada simgeler hakkında tüm katılımcıların kendi bloğlarında o konuyla ilgili yazacağı yazıların linklerini bir blogda toplamak hem aynı konularda yazan arkadaşlarımızı takip etme kolaylığı sağlamak istiyorum, hemde farklı beyinlerden çıkan yorum yada tefsirlerin ufkumuzu çok daha fazla genişleteceğini umuyorum. Şayet katılmak isterseniz bana kamilbekiryaylim@gmail.com
http://neanliyoruz.blogspot.com/ adreslerininden ulaşırsanız sevinirim.
ilk konunmuzu ben seçtim (gündemdeki bir video filmi bu konuyu seçmemde büyük rol oynadı ) ilk konumuz CENNET_CEHENNEM ama bundan sonraki konuları katılımcı arkadaşlar sırasıyla belirleyebilecekler.Konuyla ilgili yazıyı yazan arkadaşlar http://neanliyoruz.blogspot.com/ blogunda konu ile ilgili başlığın yorum bölümüne yazarlarsa yazılarının linkini ve katılımcı arkadaşların linkini siteye ilave edeceğim
SEVGİ İLE KALIN