1 Haziran 2008 Pazar

AŞKIN ELİNDEN

Çok sevdiğim bir dostuma blogumda yazı yazması için ricada bulunacaktım ama tereddütlerim yakamı bırakmadı ve bir türlü söyleyemedim. Öylesine duygu ve hissiyatına güveniyordum ki teklif edemediğim zamanlarda da pişmanlıklarım başlıyordu söylenmeye...
Yakın zamanda okuduğum bir kitapta şöyle diyordu ''Allah aşkı tattırmak istediği kullarını bazen birbirine aşık ederki o kul aşkı tanısın ve bu muazzam duyguyu Allah için yaşamaya başlasın.'' Bizim vazifemiz bu beşeri aşk sınavını verip sınıf atlamak...
İşte bu kadim dostum şu an (Rabbi tarafından) aşk sınavını vermeye hazırlandırılıyor. Belkide sınavı verdi bilemiyorum; ama bu sınavı herkesle paylaşmasını Rabbim istedi. Birgün gideceğim yere uzak bir durakta ineceğimi bile bile bir otobüse bindim biraz ötede bahsettiğim aşık ruhta bindi.O da 'bu saatte binmem aslında işim var o yüzden erken çıktım' dedi. Sonra konuşmaya başladık ve ben aniden (konumuz da değilken) 'yazıyor musun?' dedim. Aslında ne diyor diye şaşkın şaşkın yüzüme bakmasını beklerken 'evet' dedi ve yanında taşımadığı ancak o gün çantam boş kalmasın diye yanına aldığı ajandasını bana uzattı... Uzun uzun yazmıştı bugün aşkı bir bedene hapsedip cinsellikten öte geçemeyen beşere inat yusuf yüzlü tertemiz ve tek başına büyüttüğü aşkını sayfalarca yazmıştı ve her kelimesinde aslında karşısındaki insana, insan suretindeki gölgeye değil Allah'a aşık olduğu öyle sarihtiki, yalnızca bunu görmek için zamana ihtiyacı vardı ve elbet birgün beden kafesindeki aşkı geçip ötelere bakacaktı; çünkü (bizzat) müşahede ettiğim bir Allah korkusu ve hayası vardı....
Sureti beşeri ama özü Allah olan bu aşkı yazması için onu zorla ikna ettim ve yazmayı kabul etmese de onun adına açtığım Aşk-ı ervah yani ruhların aşkı bölümünü koyup boş bırakacağımı söyledim.
Bu (aşk-ı ervah) kategorideki yazılar artık ona ait. Hep birlikte Rabbim'in insandan kendisine çevirdiği aşkın iz düşümlerini görmek duasıyla...

1 yorum:

oguzhan dedi ki...

Amin.
Aşk-ı Hakiki'ye erenlerden olmamız dileğiyle.